Lisede öğretmenlerimiz  meslek yönlendirmesi yaparken çok dikkatli seçimler yapmamız gerektiğini çünkü bu seçimin hayatımızın otuz yılını kapsayacağını söylerdi. İkna olamadım.

Lisede öğretmenlerimiz  meslek yönlendirmesi yaparken çok dikkatli seçimler yapmamız gerektiğini çünkü bu seçimin hayatımızın otuz yılını kapsayacağını söylerdi. İkna olamadım.
Otuz yıl aynı işi yapmak , aynı şehirde yaşamak, aynı tarz insanlarla iletişim kurmak için çok uzun bir zaman. Ben değişkenlik severim.

Geçenlerde kitaplığımı düzenlerken lise yıllığımı buldum. Yıllık ya da fotoğraf albümü bulununca bir saatlik iş iki buçuk saate uzar. Öyle de oldu; gerekeni yaptım. Yıllığı açtım. Sayfaları çevirdim. Gençlik fotoğraflarımıza baktım. Kimler aynı, kimler değişti düşündüm. Arkadaşları taradım. Birçoğuyla hala görüşüyoruz neler yapıyorlar biliyorum. Bazılarıyla görüşmüyoruz ama ortak arkadaşlar sayesinde hayatlarından az çok haberdarım. Kendi sayfama geldim. Benimle ilgili yazılanları okumaya başladım. Arkadaşlarım benim için şöyle yazmışlar ; “ Lise hayatının bitmesine aylar kala hala yerini bulamamış olan göçebe arkadaşımızın yerleşik hayata geçmesini dileriz. “ Düşündüm de ben lisede de böyleydim. Sınıf içi göçebelik yaşıyordum. Hatta lise birden sonraki bölüm seçimlerimizi düşününce Sözel Sınıfına da Yabancı Dil Sınıfından gelmiştim. Bölümler arası da göçebeymişim.
 Biraz ön sıralarda otururdum. Sonra arkalara geçerdim. Sonra orta sıraya. Sonra duvar dibine. Sonra yine cam kenarına. Hep yer değiştirirdim.

Otobüste de öyle yapıyorum. Yol tutmasından dolayı arka koltuklarda çıkan bir bilet kabulüm değildir. Planlı bir yola çıkışsa erkenden bileti  alır şöför arkasına geçerim ; plansız bir yolculuksa ve gerilerde yer varsa ön koltukları kollarım . Hiç değilse hostes koltuğuna oturmakta ısrar ederim. Şimdiye kadar izin verilmediği olmadı. Uzun zamandır otobüs yolculuğu yapmadım . Belki kuralları biraz sıkmışlardır ve izin vermezler. Ama ben yine de zorlarım.

İş hayatım da öyle. Değişken. Bir şeye başlamayı seviyorum. Onun kuruluş aşamasında olmayı. Bulunduğum süre boyunca var gücümü aktarmayı. Ve sonra değiştirmeyi seviyorum.
Yaşadığım yer de öyle. Birkaç sene arayla değişir. “Tamam artık burdayım .” dediğim yer bile bir süre sonra doğal akışında değişmiş ve ben başka bir yere gelmiş olurum.
Bu ve benzeri değişimleri artık eski heyecanı vermediğini düşündüğüm, gitmediğine ikna olduğum zamanlarda yaptığım için herhangi bir değişim beni korkutmaz. Yeniden başlarım. Tekrar kurarım. 
Konfor alanım değişimdir benim.

Değişim